6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununa Göre Ağır Bedensel Zarar Görenin Yakınlarının Manevi Tazminat Talebi

Yayınevi: Yetkin Yayınları
Yazar: Esma KIRAÇ ADIR
ISBN: 9786050502725
255,00 TL 300,00 TL

Adet

 
   0 yorum  |  Yorum Yap
Kitap Künyesi
Yazar Esma KIRAÇ ADIR
Baskı Tarihi 2018/03
Baskı Sayısı 1
Boyut 16x24 cm (Standart Kitap Boyu)
Cilt Karton kapak

ST124
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununa Göre
Ağır Bedensel Zarar Görenin Yakınlarının Manevi Tazminat Talebi
Esma KIRAÇ ADIR
2018/03 Baskı, 198 Sayfa,
ISBN 978-605-05-0272-5

Ağır bedensel zararlarda yakınların manevi tazminat talebi, TBK m. 56/II hükmünde “ağır bedensel zarar veya ölüm halinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar pa-ranın ödenmesine karar verilebilir” ifadesiyle düzenlenmiştir. Bu hü-küm 818 s. BK m. 47’deki muadilinden iki noktada ayrılmaktadır. İlk olarak kanun koyucu burada yakınların manevi tazminat talep edebil-meleri imkanını sadece ölüm haline hasretmekten vazgeçmiş, ağır be-densel zarar halinde de manevi tazminat talebini mümkün kılmıştır. İkinci olarak eBK m. 47 hükmünde kullanılan “aile” kavramı yerini “yakınlar”a bırakmıştır ki bunun anlamı, manevi tazminat talep edebi-leceklerin çevresinin genişletilmiş olduğudur.

Her ne kadar TBK m. 56/II hükmü son derece açık gözükse de, yakınların manevi tazminat talebine ilişkin cevaplanması gereken soru-ların sayısı ve bunların bir kısmının cevaplanabilmesi için girişilmesi zo-runlu olan tartışmaların derinliği, konunun en azından yüksek lisans se-viyesinde ele alınmasını haklı göstermeye yeter. Esasen 818 s. Borçlar Kanununun yürürlükte olduğu dönemde ölüm halinde ölenin ailesi le-hine hükmedilecek tazminat bir hayli tartışılmış, hatta Alman huku-kunda geçerli kuralın aksine, fakat İsviçre Federal Mahkemesinin bu husustaki tutumuna uygun olarak, sadece ölenin değil, eBK m. 49 (OR Art. 49) kapsamında olmak kaydıyla, ağır bedensel zarara uğrayanın yakınlarına da tazminat talep hakkının tanınması gerektiği, doktrinde hakim fikir olarak kabul görmüştür. Ancak bu noktada, talep edilecek manevi tazminatla giderilmek istenen zararın, hukuki niteliği itibarıyla ağır bedensel zarara uğrayandan veya ölenden yakınlara yansıyan bir zarar olup olmadığının “kişilik hakkı ihlali”, “mutlak hak”, “temel ko-ruma normu” ve “yansıma zarar” kavramları çerçevesinde yeterince tar-tışılmamış olduğunu belirtmek gerekir. Nitekim yakınların manevi zara-rının niteliği hakkındaki bu belirsizlik, hâlihazırda yürürlükte olan TBK m. 56/II hükmü bakımından yapılan değerlendirmeleri de etkilemekte ve doktrinde bu hükmün, yakınların yansıma yoluyla oluşan manevi za-rarlarının giderilmesini sağlayan bir özel koruma normu mu olduğu yoksa yalnızca ölüm ve ağır bedensel zarar halinde yakınların doğru-dan manevi zararlarının tazminine ilişkin özel bir hüküm niteliği mi ta-şıdığı hususunda farklı görüşler bulunmaktadır. .. (ÖNSÖZ'den)


İÇİNDEKİLER

ÖNSÖZ 7

TEŞEKKÜR 9

İÇİNDEKİLER 11

KISALTMALAR 17

GİRİŞ 19

I- KONUNUN TAKDİMİ 19

II- TERİM 21

III- TARİHÇE 25

A) ROMA HUKUKU 25

B) MUKAYESELİ HUKUK 27

1- Alman Hukuku 27

2- İngiliz Hukuku 29

3- İsviçre Hukuku 30

C) TÜRK HUKUKU 32

BİRİNCİ BÖLÜM

KORUNAN BİR KİŞİLİK DEĞERİ OLARAK BEDEN BÜTÜNLÜĞÜ VE BEDEN BÜTÜNLÜĞÜNÜN İHLALİNDEN DOĞAN MANEVİ ZARARIN HUKUKİ NİTELİĞİ

I- KORUNAN BİR KİŞİLİK DEĞERİ OLARAK BEDEN BÜTÜNLÜĞÜ 37

A) BEDEN BÜTÜNLÜĞÜ KAVRAMI 37

B) BEDEN BÜTÜNLÜĞÜNÜN KORUNMASI 39

C) BEDEN BÜTÜNLÜĞÜNÜN İHLALİ VE İHLALDEN DOĞAN ZARAR 45

1- Beden Bütünlüğünün İhlali 45

a) Fiziki Bütünlüğün İhlali 46

b) Ruh Bütünlüğünün İhlali 49

c) Sağlık Bütünlüğünün İhlali 52

2- Beden Bütünlüğünün İhlalinden Doğan Zarar 53

a) Kavram 53

b) Beden Bütünlüğünün İhlalinden Doğan Zararın Çeşitleri 55

aa- Maddi – Manevi Zarar 55

aaa) Maddi Zarar 55

bbb) Manevi Zarar 60

bb- Doğrudan Zarar – Dolaylı Zarar – Yansıma Zarar 62

cc- Şok Zararı - Duygu Zararı 63

aaa) Kavram 63

bbb) Mukayeseli Hukukta Şok ve Duygu Zararları 64

ccc) Türk Hukukunda Şok ve Duygu Zararları 67

c) Beden Bütünlüğünün İhlalinden Zarar Görenler 68

II- BEDEN BÜTÜNLÜĞÜNÜN İHLALİNDEN DOĞAN MANEVİ ZARARIN HUKUKİ NİTELİĞİ 71

A) BEDEN BÜTÜNLÜĞÜ İHLAL EDİLEN BAKIMINDAN 71

B) BEDEN BÜTÜNLÜĞÜ İHLAL EDİLENİN YAKINLARI BAKIMINDAN 71

1- Türk Hukukunda 71

a) Doğrudan Doğruya Zarar Görüşü 72

b) Yansıma Zarar Görüşü 75

c) Görüşümüz 78

2- İsviçre Hukukunda 80

İKİNCİ BÖLÜM

AĞIR BEDENSEL ZARARLAR BAKIMINDAN YAKIN KAVRAMI VE YAKINLARIN MANEVİ TAZMİNAT TALEBİNİN ŞARTLARI

I- AĞIR BEDENSEL ZARARLAR BAKIMINDAN “YAKIN” KAVRAMI 81

A) YAKININ TANIMI 81

B) YAKIN KAVRAMININ BENZER KAVRAMLARLA İLİŞKİSİ 83

1- Yakın – Aile İlişkisi 83

2- Yakın – Destek İlişkisi 86

3- Yakın – Mirasçı İlişkisi 88

4- Değerlendirme 89

C) YAKIN SIFATININ BELİRLENMESİ 90

1- Yakın Sıfatının Belirlenmesinde Kullanılabilecek Ölçütler 90

a) Zarar Gören ile Sıkı ve Düzenli İlişki İçerisinde Olmak 90

b) Zarar Görenin İçinde Bulunduğu Halden Önemli Ölçüde Etkilenmek 92

c) Zarar Görenle Aynı Evde Yaşama veya Onun Bakımını Üstlenme 95

2- Bazı Süjelerin Yakın Sıfatının Değerlendirilmesi 99

a) Anne Baba 99

b) Çocuklar 101

c) Eşler 104

d) Kardeşler 105

e) Büyükanne, Büyükbaba ve Torunlar 108

f) Amca – Hala – Teyze – Dayı 110

g) Nişanlılar 111

h) Resmi Nikâh Olmaksızın Birlikte Yaşayan Çiftler 114

ı) Cenin 115

j) Diğerleri 116

II- YAKINLARIN MANEVİ TAZMİNAT TALEBİNİN ŞARTLARI 116

A) GENEL ŞARTLAR 116

1- Hukuka Aykırı Fiil 117

2- Bir Sorumluluk Sebebinin Bulunması 118

a) Zarar Verenin Kusurlu Davranışı 118

b) Kusursuz Sorumluluk Hallerinden Birinin Varlığı 119

c) Sözleşmeye Aykırılık 121

3- İlliyet (Nedensellik) Bağı 122

4- Yakınların Manevi Zarara Uğraması 123

B) ÖZEL ŞARTLAR 124

1- Zarar Görenin Ağır Bedensel Zarara Uğramış Olması 124

a) İsviçre Uygulaması ve Türk Öğretisinin

“Ağır Bedensel Zarar” Olgusuna Yaklaşımı 124

b) Yargıtay Kararları Işığında “Ağır Bedensel Zarar”

Şartının Değerlendirilmesi 126

aa- Geçirilen Tedavi Süreci ve Hastanede Kalma

Süresi 126

bb- Zarar Görende Meydana Gelen Hasarın

Kalıcılığı ve Zarar Görenin İletişim

Yeteneğini Yitirmesi 129

cc- Sürekli İş Göremezlik Oranı 133

aaa) %80 - %100 Arası İş Göremezlik

Oranları 133

bbb) %40 - %80 Arası İş Göremezlik

Oranları 134

ccc) %0 - %40 Arası İş Göremezlik

Oranları 136

dd- Zarar Görenin Hayati Tehlike Geçirmesi 138

2- Ağır Bedensel Zarar Görenin Yakınlarının

Manevi Tazminat Talep Etmesi 139

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

YAKINLARIN MANEVİ TAZMİNAT TALEBİNİN

ÖZELLİKLERİ, TAZMİNATIN BELİRLENMESİ ve

TALEBE UYGULANACAK ZAMANAŞIMI

I- YAKINLARIN MANEVİ TAZMİNAT TALEBİNİN ÖZELLİKLERİ 141

A) MANEVİ TAZMİNAT TALEBİNİN DEVRİ 141

B) MANEVİ TAZMİNAT TALEBİNİN MİRASÇILARA İNTİKALİ 143

C) MANEVİ TAZMİNAT TALEBİNİN HACZİ 145

D) MANEVİ TAZMİNATIN TAKASI İLE

MANEVİ TAZMİNAT ALACAKLARININ

KISMİ DAVAYA VE BELİRSİZ ALACAK

DAVASINA KONU OLUP OLAMAYACAĞI

SORUNU 146

II- MANEVİ TAZMİNATIN BELİRLENMESİ 150

A) MANEVİ TAZMİNATIN ŞEKLİNİN

BELİRLENMESİ 150

B) MANEVİ TAZMİNATIN MİKTARININ BELİRLENMESİ 151

1- Manevi Tazminatın Belirlenmesinde Hâkime

Tanınan Takdir Yetkisi 151

2- Manevi Tazminatın Belirlenmesine Etki Eden

Unsurlar 153

a) Olayın Özellikleri 153

b) Meydana Gelen İhlalin ve Zararın Ağırlığı 156

c) Zarar Verenin Kusuru 158

d) Zarar Verenin Ekonomik Durumu 159

e) Paranın Satın Alım Gücü 161

f) Zarar Görenin Bakıma Muhtaç Hale Gelmesi 162

g) Zarar Görenin Kusuru 163

h) Zarar Görenin Rızası 165

ı) Zarar Görenin Bünyevi Yatkınlığı 166

j) Zararın Hatır İşleri veya Zarar Görene Yardım

Esnasında Gerçekleşmiş Olması 168

k) Zarar Gören ile Zarar Veren Arasındaki İlişki 169

l) Zarar Görenin Yaşı – Mesleği – Sosyal -

Ekonomik Durumu 170

III- YAKINLARIN MANEVİ TAZMİNAT TALEPLERİNE UYGULANACAK ZAMANAŞIMI SÜRELERİ 172

A) KISA ZAMANAŞIMI SÜRESİ 172

B) UZUN ZAMANAŞIMI SÜRESİ 174

C) CEZA ZAMANAŞIMI SÜRESİ 176

D) SÖZLEŞME İHLALLERİNDEN DOĞAN

MANEVİ TAZMİNAT TALEPLERİNDE UYGULANACAK ZAMANAŞIMI SÜRESİ 177

SONUÇ 179

KAYNAKÇA 187


GİRİŞ

I- KONUNUN TAKDİMİ

Kişinin salt kişi olmasından dolayı sahip olduğu hak, onun kişilik hakkını oluşturmakta olup; bu hak tek ve kapsamlı bir hak olarak sayısız kişilik değerini içerisinde barındırmaktadır. Hukuk sistemimizce bu kişilik değerleri için vaz’edilen muhtelif koruyucu hükümler; Anayasa ile tanınan, kişinin maddi ve manevi varlığını serbestçe geliştirme hakkına hizmet etmektedir (AY m. 17). Anayasanın bu ilkeyi düzenleyen 17. maddesi, açıkça kişinin beden bütünlüğünü kabul etmiş ve tıbbi zorunluluk ile kanunlarda yazılı haller dışında kişinin bedenine dokunulamayacağını belirterek kişinin bedeninin dokunulmaz olduğu ilkesine yer vermiştir. Korunmasının temel dayanağını Anayasanın ilgili hükmünden alan beden bütünlüğü ve dokunulmazlığı, önemi dolayısıyla farklı koruyucu düzenlemelerin de konusu olmuştur. Bu çerçevede 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) ikinci kitabının ikinci kısmını oluşturan “Kişilere Karşı Suçlar” başlığı altında, “Vücut Dokunulmazlığına Karşı Suçlar” düzenlenmiş ve bu kısımda kişinin beden bütünlüğünü ihlal eden bazı fiiller cezalandırılmıştır. İnceleme konumuz bakımından temel normatif kaynak niteliğinde olan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) haksız fiilden doğan sorumluluğu düzenleyen ikinci ayrımının “Sorumluluk” kenar başlığı altındaki hükümlerinden TBK m. 53-56’da da, beden bütünlüğünün ihlal edilmesi halinde ortaya çıkacak zararlar tespit edilmiş ve bu zararların tazminine ilişkin düzenlemeler getirilmiştir.

Kişinin beden bütünlüğünün ihlale uğraması; hiç şüphesiz onun mal varlığında ve şahıs varlığında bazı eksilmelere yol açacaktır. Mal varlığındaki eksilmeleri ifade eden maddi zarar; somut ve belirgin bir niteliği haiz olup, bu zararın sınırlarının ve miktarının kolaylıkla belirlenmesi mümkündür. Oysa kişinin şahıs varlığındaki eksilmeleri ifade eden manevi zarar, son derece soyut ve belirsiz bir zarar çeşididir. Bu sebeptendir ki; manevi zarar kavramının tanımında bir görüş birliğine varılamadığı gibi, kişinin beden bütünlüğünün ihlalinde meydana gelen zararların tazmini için hükmedilen manevi tazminat miktarları, benzer olaylarda dahi önemli farklılıklar içermektedir. Kişinin beden bütünlüğünün ihlalinden doğan manevi zarar ve bu zararın tazmini, belirsiz niteliğinin yol açtığı tartışmalara ve güçlüklere rağmen, birçok hükümde yerini bulmuştur. Bu bağlamda; kişinin beden bütünlüğünün ihlalinden doğan manevi zararların tazminini öngören TBK m. 56 hükmü, konumuz açısından temel normdur. Zira bu hüküm; sadece zarar görenin manevi zararını gidermekle kalmamış; onun yakınlarına da bu talep hakkını tanımıştır ki bu, sorumluluk hukukunun geldiği nokta açısından son derece gerekli ve önemli bir yeniliktir. Belirtmek gerekir ki katıldığımız görüş uyarınca bu hüküm ihdas edilmeseydi dahi; zarar gören TBK m. 58 hükmündeki genel şartlara dayanarak da manevi tazminat isteyebilirdi. Ancak bu hususta özel bir hükmün bulunmaması sebebiyle ağır bedensel zararlarda yakınların manevi tazminat talep hakkı, normatif bir dayanağının bulunmadığı gerekçesiyle tartışmalı niteliğini sürdürmüş olurdu.

818 sayılı Kanun döneminde[1] yakınlara, sadece ölüm halinde manevi tazminat talep hakkı tanınmıştı. Ancak bu düzenleme, hakkaniyetin gerekleri dâhilinde yetersiz kalıyordu. Çünkü bir kişinin beden bütünlüğü ihlal edildiğinde bazen öyle zararlar ortaya çıkıyordu ki; bu zararlar, o kişinin yakınları üzerinde ölüm kadar derin bir tesir bırakabiliyordu. İşte bu sebeple Yargıtay, verdiği kararlarla ağır derecede bedensel zarara uğramış kişilerin yakınları lehine de manevi tazminata hükmederek bu boşluğu dolduruyordu. Nihayet 2012 yılında yürürlüğe giren 6098 sayılı TBK m. 56/II hükmü, ağır bedensel zararlarda yakınlara da manevi tazminat talep hakkı tanıyarak; yakınların manevi tazminat talepleri konusunda pratik sonuçlar açısından köklü sayılacak bir değişiklik öngörmese de, mevcut kanun boşluğunu gidermiştir. Fakat yakınların manevi tazminat talebinin temelindeki zararın hukuki niteliği, ağır bedensel zararların sınırlarının çizilmesi, yakın statüsüne kimlerin dâhil olabileceği, yakınlara verilecek manevi tazminatın takdiri ve tayini gibi mevzular hala tartışma konusu olup, aydınlatılmaya muhtaçtır. Nihayetinde; altı çizilen tüm bu konular hakkındaki görüşlerin değerlendirilmesi, tartışmaların analizi ve konuya ilişkin yargı kararları üzerine düşünülmesi bir zorunluluk halini almıştır. Bundan ötürü; taşıdığı önem sebebiyle, bu çalışmada ağır bedensel zararlarda yakınların manevi tazminat talepleri konu edilmiştir.

Çalışmanın birinci bölümünde, genel olarak beden bütünlüğünün korunması gerekliliği ve korunan bir kişilik değeri olarak beden bütünlüğünün ihlal edilmesi, bu ihlal sonucunda ortaya çıkan manevi zarar ve bu zararın hukuki niteliği detaylı şekilde ele alınmıştır. İkinci bölümde ise ağır bedensel zararların giderilmesi bakımından tazminat alacaklısı olarak yakın kavramı incelenmiş; bu yapılırken “yakın” kavramının benzer kavramlarla ilişkisi ortaya konularak zarar görenin sosyal ilişki içerisinde bulunduğu birtakım kişilerin yakınlık durumu tahlil edilmiştir. Yine ikinci bölümde yakın kavramının tespitinin ardından, yakınların tazminat talebinin şartları ele alınmıştır. Kitabın son bölümü olan üçüncü bölümde ise; yakınların sahip olduğu manevi tazminat talebinin özellikleri ile yakınlara verilecek manevi tazminatın miktarının tayinini etkileyen faktörler ve bu tazminatın belirlenişi üzerinde durulduktan sonra, bu talebe uygulanacak zamanaşımı süreleri değerlendirilmiştir.

II- TERİM

Ağır bedensel zararlarda yakınların manevi tazminat talebini incelerken; konu için seçilen bu başlığın uygunluğunun değerlendirilmesi ve bu başlıktaki terimlerin yerine öğretide kullanılan ifadelerin analiz edilmesi gerekmektedir. Bedensel zararlar, hiç şüphesiz kişinin beden bütünlüğünün ihlali neticesinde ortaya çıkmaktadır. 818 sayılı Kanun, “cismani zarara duçar olan kimse …” ifadesini kullanarak, bedensel zararları “cismani zarar” ibaresiyle ifade etmekteydi. Bir tanıma göre cismani zarar; bir kişinin organlarında eksilme, kırılma veya bu organların işlevini yitirmesi ya da kişinin estetik varlığının zedelenmesinin yanı sıra; sinir bozukluğu gibi ruhsal bir zedelenmeyi de kapsar[2]. Ancak 6098 sayılı TBK’da cismani zarar ifadesinin kullanımı terkedilerek, “beden bütünlüğünün zedelenmesi” ifadesi tercih edilmiştir. Bu değişiklik kanaatimizce de uygundur. Zira cismani zarar kavramı; beden bütünlüğünün ihlalinden doğan zararın kapsamına kıyasla daha dar bir zararı çağrıştırma riskine sahip olduğu gibi, yeni tercih edilen “bedensel bütünlüğün zedelenmesi” ifadesi “cismani zarar” kavramına nazaran daha günceldir. Nitekim öğretide, “cismani zarar” ifadesinin kullanılmasının, bu zararın sadece maddi zararlara işaret edeceği yönünde yanlış bir algıya sebebiyet verebileceği ileri sürülmüştü[3].

Bedensel bütünlüğün zedelenmesi 6098 sayılı Kanunun seçtiği ifade olsa da, öğretide bazı yazarlar, “beden” yerine “vücut” kullanımını da tercih etmektedir[4]. Anayasa ve 5237 sayılı TCK’da da “vücut” ifadesine yer verilmiştir. Sözlük anlamı, “canlı varlıkların gövdesi” olan “vücut” kelimesi; yine sözlükte, “canlı varlıkların maddi bölümü” şeklinde tanımlanan “beden” kelimesine göre kanaatimizce daha dar bir kapsama sahiptir[5]. Bu iki terim, aynı sözlükte birbirlerinin yerine kullanılsa da, “beden” kelimesinin, ruh ve sağlık unsurlarını da içine aldığı için bir maddi varlığı ifade eden “vücut” kelimesinden daha kapsamlı olduğu, vücudun bedenin sadece fiziki unsurunu teşkil ettiği kanaatindeyiz. Bu sebeple 6098 sayılı Kanunun isabetli tercihine de uygun olarak bu çalışmada “beden” kelimesi tercih edilmiştir. Bununla beraber, 6098 sayılı TBK’da yer verilen “bedensel bütünlüğün zedelenmesi” ifadesinin yerine “beden bütünlüğünün ihlali” ifadesinin kullanılmasının; “zedelenme” ifadesinin vurma ve çarpma gibi fiziki bir etkiyi çağrıştırması sebebiyle, daha uygun olacağını düşünüyoruz[6].  Zira beden bütünlüğü, sadece fiziki bir eylemle değil, psişik bir etkiyle de meydana gelebilir. Bu nedenle çalışma boyunca, “bedensel bütünlüğün zedelenmesi” yerine “beden bütünlüğünün ihlali” ifadesi kullanılmıştır.

Çalışmanın başlığı bakımından incelenmesi gereken diğer kavramlar ise, manevi zarar ve bu zararın tazmini için tercih edilen manevi tazminat kavramlarıdır. Manevi zarar için öğretide; “mal varlıksal olmayan zarar”, “parasal olmayan zarar” ifadeleri de tercih edilmekle birlikte[7]; Türk hukuk öğretisinde “manevi zarar” kavramı kabul edilmektedir. “Manevi zarar” kavramını karşılamak için; İsviçre hukukunda, “moralische Schaden” veya “immaterieller Unbill” ifadeleri kullanılmaktadır[8]. Manevi zararın giderilmesi için ise “manevi tazminat” ifadesi tercih edilmekle beraber; Türk öğretisinde bu terim için “acı parası”, “gönül alma”, “manevi tamirat” veya “tinsel ödence”[9] ifadelerine de yer verilmektedir. İsviçre hukukunda manevi tazminatı karşılaması için memnuniyet ve tatmin anlamına gelen “Genugtuung” ifadesi kullanılmaktadır[10].

Konu başlığı açısından incelenmesi gereken son terim “yakın” kavramı olup; bu kavram 6098 sayılı TBK’nun 56. maddesiyle getirilmiştir. 818 sayılı Kanunun 47. maddesinde, “yakın” ifadesi yerine “aile” ifadesine yer verilmekteydi. Ancak o dönemde dahi, bu kavramın geniş yorumlanarak “yakın” anlamına gelmesi gerektiği savunuluyordu[11]. Halen yürürlükte olan 6098 sayılı Kanunda, “yakın” kelimesinin tercih edilmesi; tazminat alacaklılarının sadece zarar görenin aile üyelerinden değil, daha geniş bir çevreden oluşması gerekliliği düşüncesinden yola çıkmak suretiyle kabul edilmiştir. Kanuna ilişkin madde gerekçesinde de, öğretide ve uygulamada hâkim olan düşünceler doğrultusunda “aile” kavramının yerine “yakın” kavramı kullanılarak, tazminat isteyebileceklerin kapsamının genişletilmesinin amaçlandığı belirtilmiştir[12]. Bu değişikliğin yerinde olduğu düşüncesiyle, yasal olarak tercih edilen bu terim çalışmada da kullanılmıştır.

 



[1]      22/04/1926 tarihinde kabul edilen 818 sayılı Kanun için bkz. RG (S. 359,           T. 29.04.1926) – (https://www.tim.org.tr – erişim tarihi - 04.01.2017).

[2]      ORHUNÖZ, Ergun: Ölüm ve Cismani Zararlarda Manevi Tazminat, Ankara, 1999, s. 21, 22. Nitekim Yargıtay da cismani zarardan bahsederken, bu zararın kapsamına ruhsal zararların da dâhil olduğunu belirtmiştir. Yargıtay’ın bu yöndeki kararları için bkz. Y. 11. HD, E. 2012/3334, K. 2012/8452, T. 21.05.2012; “…cismani zarar kavramına ruhsal bütünlüğün ihlali, sinir bozukluğu veya hastalığı gibi hallerin girdiği, bu maddelerde sadece maddi sağlık bütünlüğünün değil, ruhsal ve sinirsel bütünlüğün de korunduğu öğretide ve Yargıtay kararlarında kabul edilmektedir…” (Y. 21. HD, E. 2009/6273, K. 2010/7138,                   T. 17.06.2010). – (https://www.kazancı.com – erişim tarihi – 04.01.2017).   

[3]      Cismani zararın, manevi zarardan ziyade maddi zararı çağrıştırabileceği yönünde bkz. HATEMİ, Hüseyin/GÖKYAYLA, Emre: Borçlar Hukuku Genel Bölüm, İstanbul, 2015, s. 131. Cismani zarar ifadesi, bedenin sadece fiziki unsurunun ihlal edildiği yönünde bir çağrışıma da neden olmaktaydı (ANTALYA, O. Gökhan: Manevi Zararın Belirlenmesi ve Manevi Tazminatın Hesaplanması, İstanbul, 2017, s. 60). GENÇ ARIDEMİR, Arzu: “Türk Borçlar Kanunu’nun Manevi Tazminat ile İlgili Hükümlerinin (TBK md. 56 ve 58) Değerlendirilmesi”, Prof. Dr. Hasan ERMAN’a Armağan, İstanbul, 2015, s. 47.

[4]      ŞAHİN, Ayşenur: “Vücut Bütünlüğünün İhlalinden Doğan Zarar ve Tazmini”, GÜHFD, S. 2, 2011, s. 1 vd.; AYDIN ÖZDEMİR, Elif: Akit Dışı Sorumlulukta Maddi Zararın Belirlenmesi, Ankara, 2013, s. 71.

[5]      Kavramlar için bkz. Büyük Sözlük – (https://www.tdk.gov.tr - erişim tarihi - 05.01.2017). Öğretide beden bütünlüğünün ihlalinden söz edilirken, vücut veya ruhun istemsiz şekilde değişmesi veya bozulması olgusu üzerinde durulmuştur. Görüldüğü üzere burada vücut, bedenin bir alt bölümü olarak, daha doğru bir ifadeyle fiziki unsuru olarak ele alınmıştır (EREN, Fikret: “Türk Borçlar Hukukunda Kişiye İlişkin Zarar (Ölüm ve Bedensel Zarar)”, Yeni Gelişmeler Işığında Bedensel Zararların Tazmini Uluslararası Kongre, C. 1, (Eds. Sema GÜLEÇ UÇAKHAN/Necdet BASA), Ankara, 2016, s. 57.

[6]      Aynı yönde bkz. GENÇ ARIDEMİR, Manevi Tazminat, s. 48; ERLÜLE, Fulya: “6098 Sayılı TBK’nda Beden Bütünlüğünün İhlalinden Doğan Manevi Tazminat Talebi”, Prof. Dr. Cevdet YAVUZ’a Armağan MÜHFHAD, Özel Hukuk Semineri Özel Sayısı, 2011, s. 144; KILIÇOĞLU, Ahmet: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Ankara, 2017, s. 553, 554; KESKİN, A. Dilşad: Objektif Manevi Zarar Teorisi Açısından Manevi Tazminat, Ankara, 2016, s. 209, dpn. 333. Yazar eserinde bedensel bütünlüğün zedelenmesi yerine, “beden bütünlüğünün ihlali” kullanımını tercih etmiştir (EREN, Fikret: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Ankara, 2017, s. 815).  

[7]      ÖZSUNAY, Ergun: “Çeşitli Hukuk Çevrelerinde “Manevi Zarar” Kavramı ve “Manevi Zararın”  Giderimine İlişkin Çözümler”, Prof. Dr. Selahattin Sulhi TEKİNAY’ın Hatırasına Armağan, İstanbul, 1999, s. 484; KESKİN, Manevi Tazminat, s. 27; ERLÜLE, Fulya: Türk Borçlar Kanunu’na Göre Bedensel Bütünlüğün İhlalinde Manevi Tazminat, Ankara, 2015, s. 24. Manevi zarar, maddi zarar karşısında “gerçek olmayan zarar” şeklinde de nitelendirilmektedir (ANTALYA, O. Gökhan: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, C. 2, İstanbul, 2015, s. 148).

[8]      ATLAN, Hülya: Manevi Zararı Tazmin Yolları, İstanbul, 2015, s. 47; ÖZSUNAY, s. 458; ERLÜLE, Bedensel Bütünlük, s. 24. Mukayeseli hukukta tercih edilen terimler için bkz. KESKİN, Manevi Tazminat, s. 26; GÜRSOY, Kemal Tahir: “Manevi Zarar ve Tazmini”, AÜHFD, C. 30, S. 1-4, 1973, s. 8.

[9]      Bu kavramlar için bkz. SAYMEN, Ferit Hakkı: Manevi Zarar ve Tazmini Sureti, İstanbul, 1940, s. 16 vd.; ÜNAL, Mehmet: “Manevi Tazminat ve Bu Tazminat Çeşidinde Kusurun Rolü”, AÜHFD, C. 35, S. 1-4, 1978, s. 401. “Tinsel ödence” için bkz. ATALAY, Özcan: “Tinsel Ödence Manevi Tazminat Davaları”, ABD, S. 6, 1978, s. 928 vd. Bilgi için bkz. ERLÜLE, Bedensel Bütünlük, s. 25.

[10]    ERLÜLE, Bedensel Bütünlük, s. 25; KESKİN, Manevi Tazminat, s. 26. “Genugtuung” kavramının “gönül alma” veya “razı etme” anlamında kullanıldığı belirtilmektedir (HATEMİ/GÖKYAYLA, s. 171; ÖZSUNAY, s. 485).

[11]    KILIÇOĞLU, Mustafa: “Cismani Zarar ve Ölüm Hallerinde Manevi Zarar ve Manevi Tazminat”, Kamu İş, C. 7, S. 3, 2004, s. 12; ERLÜLE, Cevdet YAVUZ’a Armağan, s. 144; TANDOĞAN, Haluk: Türk Mesuliyet Hukuku (Akit Dışı ve Akdi Mesuliyet), İstanbul, 2010, s. 335; GENÇ ARIDEMİR, Arzu: Sözleşmeye Aykırılıktan Doğan Manevi Tazminat, İstanbul, 2008, s. 111. 818 sayılı Kanunun 47. maddesinin ölenin ailesine manevi tazminat hakkı tanıyan cümlesindeki ifadenin “ölen ile yakın ilişkide olanlar” biçiminde çevrilmesi gerektiği yönünde bkz. ORHUNÖZ, s. 30.

[12]    Madde 56 gerekçesi için bkz. 6098 sayılı Kanun gerekçesi (https://www.kanunum.com/gerekçeler – erişim tarihi – 11.01.2017). 

SONUÇ

Beden bütünlüğü, TBK m. 56 ile koruma altına alınan bir kişilik değeri olmakla beraber, bu kavrama ilişkin bir açıklama aynı maddede yer almamıştır. Öğretide ise, beden bütünlüğü kavramı, beden bütünlüğünün kapsamından yola çıkılarak tanımlanmaya çalışılmıştır. Bu doğrultuda bir görüş beden bütünlüğünü vücut ve ruhtan ibaret görmekteyse de benimsediğimiz görüş uyarınca beden bütünlüğü bir kimsenin fiziki, ruhi ve sağlık bütünlüğünü bünyesinde barındırır.

Beden bütünlüğü, kişilik hakkı kapsamında yer alan bir kişilik değeri olmakla birlikte, TBK m. 54-56 hükümleri ile özel olarak korunmuştur. Beden bütünlüğünün korunmasının anlamı, beden bütünlüğünün ihlali sonucu meydana gelen zarardan zarar verenin sorumlu olmasıdır. Buna göre beden bütünlüğü ihlalinin neyi ifade ettiğinin tespiti önem arz eder. Beden bütünlüğünün ihlali, bedeni oluşturan unsurların (fizik, ruh ve sağlık), istemsiz şekilde değişmesi ve bozulmasıdır. Gerçekten de beden bütünlüğünün ihlali, fiziki bütünlüğün, ruhi bütünlüğün ve sağlık bütünlüğünün ihlali şeklinde meydana gelebilir. Fiziki bütünlüğün ihlalinde, kişinin vücudunu oluşturan iç ve dış organlar ile estetik yapılarının istemsiz şekilde değişmesi söz konusudur. Ruh bütünlüğünün ihlali ise, kişinin zeka, irade ve duygu aleminin değişmesi suretiyle oluşur. Sağlık bütünlüğünün ihlali ise, fiziki veya ruhi bütünlüğün işleyişinin bozulması halinde gerçekleşir. Başka bir ifadeyle, sağlık bütünlüğü, fiziki ve ruhi bütünlüğün işleyişine ilişkin olup, tamamen bağımsız bir unsur değildir.

Beden bütünlüğünün ihlali her zaman kendi başına sorumluluğu doğurmayabilir. Tazminat için TBK m. 54 ve 56 hükümlerine başvurulabilmesi için öncelikle bir zararın meydana gelmesi gerekir. Beden bütünlüğünün ihlalinden doğan zarar, maddi veya manevi zarar olabilir. Maddi zararların kapsamına tedavi giderleri, kazanç kaybından doğan zararlar, çalışma gücünün geçici ya da sürekli olarak yitirilmesinden doğan zararlar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan zararlar girerken, manevi zararlar kişinin kişilik hakkının objektif eksilmesinden doğan zararlardır.

Beden bütünlüğünün ihlalinden öncelikle zarar gören, doğrudan doğruya beden bütünlüğü ihlal edilen kişidir. Bu kişinin uğradığı manevi zarar, onun doğrudan doğruya zararıdır. Bunun anlamı, zarar görenin talep edeceği manevi tazminatın, bizatihi onun kişilik hakkının ihlalinden doğan manevi zararın giderilmesine yönelik olduğudur. Bu kapsamda, ayırt etme gücünden yoksunlar ile henüz ana karnındaki ceninler de manevi tazminat talep hakkına sahiptir. Tüzel kişiler, objektif teorinin kabulü halinde manevi zarara uğrayabilirlerse de insana özgü özelliklerden yoksun olmalarının sonucu olarak beden bütünlüklerinin varlığından ve doğal olarak da ihlalinden söz edilemez.

6098 sayılı TBK m. 56/II, ağır bedensel zarar görenin ve ölenin yakınlarına da manevi tazminat talep hakkı tanımıştır. Bu düzenleme normatif açıdan yeni bir düzenlemedir. TBK m. 56/II sadece ölenin değil, ağır bedensel zarar görenin yakınlarına da manevi tazminat talep hakkı tanımaktadır. Öğretide bir görüş bu normu “yansıma zararı mümkün kılan özel bir norm” olarak nitelendirmektedir. Buna karşılık bizim de katıldığımız bir diğer görüş, ağır bedensel zarar görenin yakınlarının uğradığı manevi zararın onların doğrudan doğruya zararı olduğunu ve TBK m. 56/II düzenlemesinin sorumluluğu sınırlandırıcı bir hüküm özelliği taşıdığını kabul etmektedir.

Ağır bedensel zarar görenin yakınlarına tanınan manevi tazminat talep hakkı bakımından, kimlerin bu sıfatla manevi tazminat talep edebileceğinin tespiti gerekir. “Yakın” kavramı hukuki bir terim olmakla beraber, mevzuatımızda tanımı yapılmamıştır. Öğretiye göre ise “yakın” kavramından anlaşılması gereken, zarar görenle sıkı ve yoğun bir duygusal bağ içinde olan ve ağır bedensel zarara uğrayanın durumundan, günlük yaşamda karşılaştıkları olaylara kıyasen daha derinden etkilenen kimselerdir. Bu çerçevede “yakın” sıfatıyla manevi tazminat talep edebilecek kişiler çevresi ağır bedensel zarar görenin aile fertlerinden oluşmak zorunda değildir. Gerçekten de yakın sıfatıyla manevi tazminat talep edebilecek kimse, zarar görenin aile üyelerinden biri olabileceği gibi, bir arkadaşı da olabilir. Aynı durum, yakın kavramı bakımından destek ve mirasçı çevresi için de geçerlidir. Başka bir ifadeyle, yakınlar çevresi, zarar görenin desteği olduğu kimselerden veya zarar görenin mirasçılarından da kapsam itibariyle daha dar veya geniş olabilir.

Kimlerin yakın sıfatıyla manevi tazminat talep edebileceklerinin belirlenmesinde, öğreti ve uygulamada bazı kriterlerden yararlanılmaktadır. Bunların ilki, zarar gören ile yakın sıfatıyla manevi tazminat talep eden kimse arasındaki ilişkidir. Buna göre, zarar gören ile manevi tazminat talep eden kişi arasında yoğun, sıkı, düzenli ve duygusal bir bağın varlığı gerekir. Aralarında düşmanlık olan veya uzun süre birbirini görmeyen kimselerin yakın olduğu kabul edilemez. Yakınlığın tespitinde dikkate alınacak bir diğer ölçüt, ağır bedensel zarara uğrayan kimsenin uğradığı bu zarar nedeniyle, manevi tazminat talep edecek kimsenin derinden etkilenmesidir. Gerçekten de bu etkilenme, genel yaşam standardının dışında olmalıdır. Nitekim İsviçre uygulamasında, ağır bedensel zararın, yakınları, zarara uğrayanın ölümü kadar veya ölümünde olduğundan daha fazla etkilemesi halinde, onlar lehine manevi tazminata hükmedilebileceği kabul edilmektedir.

Yakınlığın tespiti bakımından dikkate alınacak bir diğer kriter, zarar görenle aynı evde yaşamak veya onun bakımını üstlenmektir. Gerçekten de zarar görenle aynı evde yaşayan kişilerle onun arasında sürekli bir ilişkinin kurulduğu açıktır. Ayrıca zarar görenin bakımını üstlenmek de zarar görene duyulan sevginin ve bağlılığın göstergesi olması açısından önemlidir. Bunun yanı sıra, bakımı üstlenen yakın, zarar görenin bu haliyle her gün yüzleşecek ve bu durum onun manevi tazminat talebini haklı kılacaktır.

Kanaatimizce bu kriterlerin, zarar görenin çok yakınları bakımından değil, zarar görenle arasındaki yakınlığı ispat etmesi gereken daha uzak kimseler bakımından değerlendirilmesi gerekir.

Türk hukuk uygulamasında ağır bedensel zarar görenin yakınları kapsamına öncelikle ana, baba, çocuk, kardeş ve eş gibi, zarar görenin çok yakınları dahil edilmiştir. Nitekim Yargıtay bu kimseler bakımından yakınlık karinesi öngörmüştür. Bu kimselerin yakın olmadığının ispatı, davalıya aittir. Zarar görenin nişanlısı da yakın kapsamı dahilindedir. Ancak bunun için, zarar görenle manevi tazminat talep edecek nişanlı arasında yoğun bir ilişkinin varlığı ve bu ilişkinin ispatı gerekir. Aralarında nikah olmaksızın beraber yaşayan çiftlerden birinin ağır bedensel zarara uğraması halinde, diğer partnerin manevi tazminat talep hakkının varlığının kabulü gerekir. Ancak bunun için, çiftin evli bir çift gibi yaşaması ve bunu sürekli bir yaşam tarzı haline getirmesi gerekir.

Yakınların değerlendirilmesi bakımından amca, dayı, teyze, hala, büyükanne, büyükbaba ve yeğenlerin durumu da incelenmiştir. Kanaatimizce kural olarak bu kişilerin yakın sıfatıyla manevi tazminat talep hakkı yoktur. Ancak bu kimseler yakınlıklarını ispatlayan somut delilleri ortaya koyarlarsa, manevi tazminata hak kazanabilirler. Benzer şekilde, arkadaşların veya iş ortağının da yakınlığı ispatlaması durumunda, manevi tazminat talep haklarının kabulü gerekir.

Ağır bedensel zarar görenin yakınlarının manevi tazminat talep edebilmelerinin şartları, genel ve özel şartlar olarak değerlendirilebilir. Yakınların manevi tazminat talebinin genel şartları, TBK m. 49 hükmü uyarınca, hukuka aykırı fiilin varlığı, sorumluluğu gerektiren halin gerçekleşmesi, zarar doğması ve bu zarar ile fiil arasında uygun illiyet bağının bulunmasıdır. Özel şartlar ise, zarar görenin zararının ağır bedensel zarar olması ve manevi tazminat talep eden kişinin, ağır bedensel zarar gören kimsenin yakını olmasıdır.

Bedensel zararın ağırlığı m. 56 hükmünün gerekçesinde, yakınlarda ağır bir teessür bırakacak nitelikte olması şeklinde ifade edilmiştir. Ayrıca ağır bedensel zararın tespitinde iş göremezlik oranının, meydana gelen ruhsal çöküntünün niteliğinin ve diğer faktörlerin dikkate alınması gerekir. Türk hukuk uygulamasında Yargıtay kısa süreli ve geçici zararları ağır bedensel zarar olarak kabul etmemektedir. Buna ilaveten basit tıbbi müdahale ile giderilebilen zararlar da ağır bedensel zarar sayılmaz.

Ağır bedensel zarar değerlendirmesinde en geniş yere sahip olan zararlar, kalıcı hasarlardır. Kalıcı hasarların, hem zarar görenin yaşamını zarar verici eylemin gerçekleşme tarihinden önceye kıyasen oldukça değişik ve zor bir hale sokması, hem de yakınların zarar görenin bu haliyle sürekli yüzleşecek olması açısından ağır bedensel zarar niteliği taşıdıkları söylenebilir. Ancak kalıcı hasarın da niteliği ve zarar gören ile yakınları arasındaki ilişkiyi ne denli etkilediği önemlidir.

Ağır bedensel zararın belirlenmesi bakımından, uğranılan beden bütünlüğü ihlali dolayısıyla kişide meydana gelen iş göremezlik oranı da değerlendirilmelidir. Buna göre uygulamada %80 ve üstü iş göremezlik oranlarının ağır bedensel zarar olacağı açıktır. Bunun yanında %40 ve daha az orandaki iş göremezlik oranlarında ise, kural olarak zararın ağır olmadığı kabul edilmektedir. %40 ila %80 arasındaki iş göremezlik oranlarına gelindiğinde ise Yargıtay bu gruptaki zararları ağır bedensel zarar olarak kabul etmektedir. Nitekim Yargıtayın bazı kararlarında, %38 ve civarı orandaki iş göremezlik hallerinde ağır bedensel zararın oluşmadığına karar verdiği, bununla beraber %41 oranındaki iş göremezlik hallerinde zararın ağır olduğuna hükmettiği görülmektedir. Kanaatimizce bu aralıktaki oranlarda, somut olayın özelliklerine göre iş göremezlik oranının zarar görenin hayatını ve onun yakınları ile olan ilişkisini ne denli etkilediğinin tespit edilmesi gerekir. Mutlak surette oranlara bağlı kalınması hakkaniyetle bağdaşmayacak sonuçların doğmasına neden olabilir.

Ağır bedensel zarar görenin yakınlarının manevi tazminat talep edebilmesinin bir diğer şartı da, manevi tazminat talep edecek kişinin zarar görenin yakını olmasıdır. Bu kapsamda davacı sıfatıyla manevi tazminat isteyen yakınlar zarar görenin ana, baba, çocuk, eş, kardeş gibi çok yakınları ise, bu kimseler yakınlık karinesinden faydalanacaktır. Başka bir deyişle, bu kimselerin yakınlıklarını ayrıca ispatlamaları gerekmez, yakın olmadıklarını iddia eden davalı ispatlamalıdır. Bunlar dışında nişanlı, birlikte yaşayan eş, amca, dayı, teyze, hala, büyükanne, büyükbaba ve arkadaş gibi kimseler, zarar görenin yakını olduklarını ispat ettikleri takdirde manevi tazminata hak kazanırlar.

Manevi tazminat talep hakkı, bir kimsenin kişilik hakkının ihlalinden doğan zararın giderilmesi için tanınmış bir haktır. Bu yönüyle her ne kadar kişilik hakkı kişiye sıkı surette bağlı bir haksa da, manevi tazminat talep hakkı kişiye sıkı sıkıya bağlı bir hak değildir. Bunun kabulü ise, manevi tazminat talep hakkının devrini ve mirasçılara geçmesini özel hiçbir şarta tabi gerek kalmaksızın mümkün kılar. Bu, manevi zararı sübjektif teoriye göre açıklayan ve manevi tazminatın amacını tatmin fonksiyonu olarak gören yazarların aksine, katılmakta olduğumuz objektif manevi zarar teorisinin bir sonucudur.

Manevi tazminatın haczine gelince, öğretide bizim de katılmakta olduğumuz görüş, manevi tazminatın haczinin mümkün olmadığıdır. Öğretide de hakim görüş bu yöndedir. Ancak yazarlar bu kanaate varırken, görüşlerini farklı gerekçelendirmiştir. Bizim katıldığımız görüş, manevi tazminatın haczinin mümkün olmamasını, onun kişiye sıkı sıkıya bağlı bir hak olmasına değil, İİK m. 82 uyarınca kişinin vücuduna ve sıhhatine tahsis edilmiş mal ve hakların haczedilemeyeceği düzenlemesinden hareketle yakınlar lehine hükmedilecek manevi tazminatın da bu hüküm nedeniyle haczedilemeyecek olmasına dayandırmaktadır. 

Takasın genel şartlarının somut olayda gerçekleşmesi halinde, manevi tazminat alacağının başka bir alacakla takas edilmesi mümkündür. Bu konuda TBK m. 144 de bir engel teşkil etmemektedir. Bu hususta, öğretide ileri sürülen ve manevi tazminatın haczedilemediği durumda takas da edilemeyeceği şeklindeki görüşe katılamıyoruz. Bize göre, haciz ve takas birbirinden farklı kurumlar olup, birinin somut olayda işletilememesi, diğerinin uygulanmasına engel teşkil etmez.

Manevi tazminata para şeklinde hükmedildiği hallerde, bu edimin bölünebilir edim olduğunun kabulü gerekir. Bunun doğal sonucu ise, manevi tazminatın kısmi davaya konu edilerek talep edilecek olmasıdır. Manevi tazminatın bölünmezliği kanaatimizce, manevi tazminata para şeklinde hükmedildiği hallerde kabul edilebilir bir ilke değildir. Aynı kabulden hareketle hiç şüphesiz manevi tazminatın belirsiz alacak davasına da konu olabileceğinin de kabulü gerekir. Zarar görenin davanın başlangıcında manevi tazminatı belirlemesi kendisinden beklenemiyorsa veya belirlemesi imkansızsa, manevi tazminat talebini belirsiz alacak davasına konu etmesi mümkündür.

Ağır bedensel zarar görenin yakınlarına manevi tazminat talep hakkı tanıyan TBK m. 56 hükmü, manevi tazminatın şeklinin para olacağını açıkça belirtmiştir. Kural, manevi tazminat olarak hükmedilen paranın sermaye olarak toptan ödenmesidir. Ancak zararın süreklilik arz ettiği ve sürece bağlı olarak değişkenlik gösterdiği hallerde ve özellikle de psikolojik buhranların söz konusu olduğu durumlarda, paranın irat şeklinde ödenebileceğinin de kabulü gerekir. 

Manevi tazminatın belirlenmesinde hâkim takdir yetkisine sahiptir. Bu kapsamda hâkim, somut olayın özelliklerini, ihlalin ağırlığını, zarar verenin kusurunu, ekonomik durumunu, zarar görenin kusurunu, rızasını, paranın satın alma gücünü, zarar gören ile zarar veren arasındaki ilişkiyi, zarar görenin uğradığı ihlal neticesinde başkasının bakımına muhtaç hale gelip gelmediğini, zarar görenin bünyevi yatkınlığını ve zararın yardım veya hatır işleri esnasında doğup doğmadığını manevi tazminatın yapısına uygun düştüğü ölçüde somut olayda dikkate alacaktır.

Yakınların manevi tazminat talebine uygulanacak zamanaşımı, dört başlıkta incelenebilir. Bunlardan ilki olan 2 yıllık zamanaşımı süresi, zararın ve zarar görenin öğrenilmesiyle başlar. Zararın öğrenilmesi zararın kapsamının ve niteliğinin öğrenilmesi, zarar verenin öğrenilmesi ise zarar verenin kimliğinin, kendisine dava açılmasını mümkün kılacak kadar öğrenilmesidir. On yıllık uzun zamanaşımı ise, mutlak zamanaşımı olup, zarar verici eylemin tamamlandığı anda başlar. Zamanaşımını düzenleyen m. 72, kısa ve uzun zamanaşımının yanında ceza zamanaşımını da düzenlemiştir. Buna göre, zarar verici eylem aynı zamanda bir suç da teşkil ediyor ve bu suç için ceza kanunlarında daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörülüyorsa, bu süre uygulanır. Bu süre, hem 2 yıllık kısa zamanaşımı süresini hem de 10 yıllık uzun zamanaşımı süresini kapsar. Son olarak sözleşme ihlalinden doğan manevi zararların tazminine uygulanacak zamanaşımının tespiti gerekir. Sözleşme ihlallerinden doğan manevi zararlar bakımından süre m. 146 uyarınca 10 yıldır. Ancak bu süre, sözleşmenin tarafları için geçerlidir. Yakınlar sözleşmenin tarafı olmadığı için, onlar bakımından 10 yıllık süre geçerli değildir. O halde, taraflar için sözleşme ihlali olan böyle bir durum, sözleşmenin tarafı olan ve ağır bedensel zarara uğrayanın yakınları bakımından haksız fiil olarak kabul edilmeli ve süre 2 ve 10 yıl olarak belirlenmelidir.  

KAYNAKÇA

ABİK, Yıldız: “Normun Koruma Amacı Teorisi”, AÜHFD, C. 59,            S. 3, 2010, s. 345-448.

ACABEY, Mehmet Beşir: “Basın Özgürlüğü ve Bu Özgürlüğün Bir Sınır Olarak Kişilik Hakkı”, YÜED, S. 8, 2013, s. 1-53.

AKARTEPE, Alpaslan: “Türk Borçlar Kanunu’nun Haksız Fiilden Doğan Borç İlişkileri Alanında Getirdiği Yenilikler ve Değişiklikler”, EÜHFD, C. XVI, S. 1-2, 2012. S. 159-190.

AKÇURA KARAMAN, Tuba: “Haksız Fiil Sorumluluğunda Hukuka Aykırılık Unsurunun İrdelenmesi ve Tehlike Kuralı”, Çevrimiçi Kazancı, s. 1 vd.

AKIN, Levent: “Manevi Tazminat Taleplerinde Ağır Bedensel Zarar Koşulu”, ÇİD, C. 28, S. 5, 2014, s. 34-38.

AKINCI, Şahin: 818 Sayılı BK ve 6098 Sayılı TBK İle Mukayeseli Roma Borçlar Hukuku, Konya, 2016.

AKINTÜRK, Turgut/ATEŞ KARAMAN, Derya: Türk Medeni Hukuku-Aile Hukuku, İstanbul, 2013.

AKİPEK, Jale G./AKINTÜRK, Turgut/ATEŞ KARAMAN, Derya: Türk Medeni Hukuku-Başlangıç Hükümleri-Kişiler Hukuku, İstanbul, 2011.

AKKANAT, Halil: Ölümün Özel Hukuk İlişkilerine Etkisi, İstanbul, 2004.

AKKAYAN YILDIRIM, Ayça: “Geç Ortaya Çıkan Bedensel Zararların Tazmini Taleplerinde Uygulanacak Zamanaşımının Yeni Eğilimler Çerçevesinde Değerlendirilmesi”, İÜHFM, C. 74, S. 1, 2016, s. 185-219.

ANTALYA, O. Gökhan: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, C. 2, İstanbul, 2015 (Genel Hükümler).

ANTALYA, O. Gökhan: Manevi Zararın Belirlenmesi ve Manevi Tazminatın Hesaplanması, İstanbul, 2017 (Manevi Zararın Belirlenmesi).

ANTALYA, O. Gökhan: 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu Şerhi, İstanbul, 2011 (Borçlar Kanunu Şerhi).

ARAT, Ayşe: “6098 Sayılı Borçlar Kanunu M. 58’e Göre Manevi Tazminatın Belirlenmesine 818 Sayılı Borçlar Kanunu M. 49/II’nın Kaldırılmasının Etkisi”, EÜHFD, C. XVII, S. 3-4, 2013, s. 185-206. 

ATALAY, Özcan: “Tinsel Ödence Manevi Tazminat Davaları”, ABD, S. 6, 1978, s. 928-938.

ATAMER, Yeşim M.: Haksız Fiilden Doğan Sorumluluğun Sınırlandırılması-Özellikle Uygun Nedensellik Bağı ve Normun Koruma Amacı Kuramları, İstanbul, 1996.

ATLAN, Hülya: “Beden Bütünlüğünün İhlalinden Doğan Manevi Tazminat Miktarının Belirlenmesi”, AÜHFD, C. 65, S. 4, 2016,             s. 2659-2683).

ATLAN, Hülya: Manevi Zararı Tazmin Yolları, İstanbul, 2015 (Manevi Zararı Tazmin).

AVCI BRAUN, Cihan: “Haksız Fiilde Bedensel Zararın İspatına ve Bedensel Zarardan Sorumluluğa İlişkin Bir Yargıtay Kararının Değerlendirilmesi”, AÜHFD, C. 64, S. 1, 2015, s. 37-64.

AYDIN ÖZDEMİR, Elif: Akit Dışı Sorumlulukta Maddi Zararın Belirlenmesi, Ankara, 2013.

AYDOS, Oğuz Sadık: “Basın Yoluyla Kişilik Hakkı İhlallerinde Manevi Tazminat”, GÜHFD, C. XVI, S. 2, 2012, s. 1-36.

AYRANCI, Hasan: “Yargıtay Uygulaması Işığında Manevi Tazminat Miktarının Belirlenmesinde Tarafların Sıfatı, İşgal Ettikleri Makam, Diğer Sosyal ve Ekonomik Durumlar”, e-akademi, Nisan 2006, s. 50.

(https://www.e-akademi.org)

BAL, Özlem: Türk İş Hukukunda Manevi Tazminat, Ankara, 2010 “Manevi Tazminat”.

BAL, Özlem: Manevi Tazminat Miktarının Belirlenmesi”, Prof. Dr. Sarper SÜZEK’e Armağan C. II, İstanbul, 2011, s. 1257-1271.

BAŞOĞLU, Başak: “Sözleşme Dışı Kusursuz Sorumluluk Hukuku ve Özellikle Tehlike Sorumluluğuna İlişkin Değerlendirmeler”, İÜHFD, C. 6, S. 2, 2015, s. 29-56.

BAYSAL, Başak: Zarar Görenin Kusuru (Müterafik Kusur), İstanbul, 2012.

BİLMEN, Ömer Nasuhi: “İslam Hukukunda Manevi Zararların Tazmini”, İÜHFM, 1941, s. 798-812.

BREHM, Roland: Berner Kommentar Band VI: Obligationenrecht. 1. Abteilung: Allgemeine Bestimmungen 3. Teilband 1. Unterteilband: Die Entstehung durch unerlaubte Handlungen Art. 41-61 OR, Bern 2013.

BULUT, Harun: Kişilik Hakları ve Kişilik Haklarına Saldırıdan Kaynaklanan Hukuk Davaları, Ankara, 2006.

BURCUOĞLU, Haluk: “Borçlar Kanunu Tasarısının Haksız Eylem Sorumluluğu ve Kira ile İlgili Düzenlemesiyle Getirilen Yenilikler”, İsviçre Medeni Kanunu ve Borçlar Kanunu’nun Alınışının 80. Yılı Sempozyumu, 28 Nisan 2006, 2007, s. 87-121. 

CANNARSA, Michael: “Compensation for Personal Injury in Frans”, Üniversit Del Piemonte Orientale (İtalia).

(https://www.jus.unitn.it/cardozo/review/2002/cannarsa.pdf).

CAEMMERER, Ernst Von: “Alman Hukukuna Göre Kişiliğin Özel Hukuk Yönünden Korunması”, (Çev. Ergun ÖZSUNAY), İÜMHAD, C. 7, S. 10, 1973, s. 69-83.

CİHAN, Hulki: “Manevi Tazminatın Tayininde BK m. 49/II Hükmünün Yokluğunun Etkisi”, Prof. Dr. İsmet SUNGURBEY’e Armağan, Borçlar Hukuku Genel Hükümler Konferansları II, 2012, s. 45-52.

ÇAKIRCA, Seda İrem: Türk Sorumluluk Hukukunda Yansıma Zararı, İstanbul, 2012 (Yansıma Zarar).

ÇAKIRCA, Seda İrem: “6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununa Göre Ağır Bedensel Zararlarda Yakınların Manevi Tazminat Talebi”, YÜED, 2013, s. 785, 807 (Yakınlar).

ÇELEBİ, Funda: “Haksız Fiil Sorumluluğu (Unsurlar, Tazminat, Hukuka Aykırılığı Kaldıran Haller, Zamanaşımı, Yargılama)”, Prof. Dr. İsmet SUNGURBEY’e Armağan, Borçlar Hukuku Genel Hükümler Konferansları II, Haksız Fiilden Doğan Borç İlişkileri, İstanbul 28-29 Nisan 2012, s. 13-27.

ÇELİK, Çelik Ahmet: “Ölüm ve Bedensel Zararlar Nedeniyle Manevi Tazminat”, Prof. Dr. İsmet SUNGURBEY’e Armağan, Borçlar Hukuku Genel Hükümler Konferansları I, 2012, 438-467 (Manevi Tazminat).

ÇELİK, Çelik Ahmet: Ölüm Nedeniyle Destekten Yoksunluk, Ankara, 2014 (Destekten Yoksunluk).

ÇETİNER, Selma: “Hukukumuzda Aile Kavramı”, THD, S. 41, 2010, s. 61-69.

DARENDE, M. İhsan: “Belirsiz Alacak Davası-Kısmi Dava İlişkisi”, LEGES Hukuk Dergisi, S. 25, 2012, s. 11-26.

DEMİR, Mehmet: Türk Borçlar Kanunu’nun Getirdiği Yenilikler, 2012. 

DEMİRCİOĞLU, Huriye Reyhan: “Kişilik Haklarının İhlali ve Borca Aykırılık Hali Olarak İş Yerinde Psikolojik Taciz Mobbing”, GÜHFD, C. XI, S. 1-2, 2007, s. 113-146. 

DEVELİOĞLU, Hüseyin Murat: “Haksız Fiilden Doğan Tazminat Taleplerinin Tabi Olduğu 1 Yıllık Zamanaşımı Süresinin Başlangıç Anı”, Prof. Dr. Rona SEROZAN’a Armağan, 2010, s. 787 vd.

DULAY, Dilek: “İş Hukuku Çerçevesinde Mobbing Kavramı”, THD, S. 42, 2010, s. 15-19.

DURAL, Mustafa/ÖZ, Turgut: Miras Hukuku, İstanbul, 2015.

EREN, Fikret: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Ankara, 2009   (Genel Hükümler, 2009).

EREN, Fikret: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Ankara, 2017     (Genel Hükümler).

EREN, Fikret: Sorumluluk Hukuku Açısından Uygun İlliyet Bağı Teorisi, Ankara, 1975 (İlliyet Bağı).

EREN, Fikret: Türk Borçlar Hukukunda Kişiye İlişkin Zarar (Ölüm ve Bedensel Zarar)”, Yeni Gelişmeler Işığında Bedensel Zararların Tazmini Uluslararası Kongre, C. 1, (Eds. Sema GÜLEÇ UÇAKHAN/Necdet BASA), Ankara, 2016, s. 57-76 (Kişiye İlişkin).

ERLÜLE, Fulya: “Manevi Tazminatta Kusurun ve Zararın İşlevi”, İKÜHFD, S. 1-2, 2016, s. 647-668 (Kusur ve Zarar).

ERLÜLE, Fulya: Türk Borçlar Kanunu’na Göre Bedensel Bütünlüğün İhlalinde Manevi Tazminat, Ankara, 2015 (Bedensel Bütünlük).

ERLÜLE, Fulya: “6098 Sayılı TBK’nda Beden Bütünlüğünün İhlalinden Doğan Manevi Tazminat Talebi”, Prof. Dr. Cevdet YAVUZ’a Armağan, MÜHFHAD Özel Hukuk Semineri Özel Sayısı, 2011, s. 143-164 (Cevdet YAVUZ’a Armağan).

ERTAŞ, Şeref: Manevi Tazminatın Hukuki Niteliği ve Miktarının Tespiti”, Prof. Dr. İlhan E. POSTACIOĞLU’na Armağan, İstanbul, 1990, s. 68-111.

FRANKO, Nisim: Şeref ve Haysiyete Tecavüzden Doğan Manevi Zararın Tazmini, Ankara, 1973.

GENÇ ARIDEMİR, Arzu: Sözleşmeye Aykırılıktan Doğan Manevi Tazminat, İstanbul, 2008 (Sözleşmeye Aykırılık).

GENÇ ARIDEMİR, Arzu: “Türk Borçlar Kanunu’nun Manevi Tazminat İle İlgili Hükümlerinin (TBK md. 56 ve 58) Değerlendirilmesi”, Prof. Dr. Hasan ERMAN’a Armağan, İstanbul, 2015,       s. 45-59 (TBK m. 56 ve m. 58). 

GENÇ ARIDEMİR, Arzu: “Manevi Tazminatın Takas Edilip Edile­meyeceği Sorunu”, İÜHFM, S. 1-2, 2009, s. 81-95 (Manevi Tazminatın Takası).

GENÇ ARIDEMİR, Arzu: “İsviçre Federal Mahkemesi’nin Yakınların Manevi Tazminat Taleplerine Uygulanacak Zamanaşımı Süresine İlişkin Bir Kararının İncelenmesi ve Kararda Varılan Sonucun Türk Hukuku Bakımından Uygulanması”, İÜHFM, C. 66, S. 1, 2008, 255-274 (Zamanaşımı).

GENÇCAN, Ömer Uğur: Aile Hukuku, Ankara, 2011 (Aile Hukuku).

GENÇCAN, Ömer Uğur: Miras Hukuku, Ankara, 2008 (Miras Hukuku).

GÖKYAYLA, K. Emre: Destekten Yoksun Kalma Tazminatı, Ankara, 2004.

GÖNEN, Doruk: Tüzel Kişilerde Kişilik Hakkı ve Korunması, İstanbul, 2011.

GÜLEÇ UÇAKHAN, Sema: Maddi Tazminat Esasları ve Hesaplanması, Ankara, 2012.

GÜNEŞ PESCHKE, Seldağ: Roma Hukukundan Günümüze Kişilik Haklarının Korunması (İniuria), Ankara, 2014.

GÜRBÜZ, Metin: Beden Tamlığının İhlali ve Ölüm Hallerinden Doğan Maddi Zararların Hesaplanması ve Tazminatın Tayini, Ankara, 2001.

GÜRSEL, Nihat: “Haksız Eylemin Unsuru Olarak Eylem Kavramı, Özellikle Kaçınma Biçimindeki Eylem”, YD, Temmuz 1979,                   s. 535-551.

GÜRSOY, Kemal Tahir: “Manevi Zarar ve Tazmini”, AÜHFD,                C. 30, S. 1-4, 1973, s. 7-54.

GÜRTEN, Kadir: “Roma Hukukunda Sportif Faaliyetlerden Kaynaklanan Yaralanmalar ve Ölümler Nedeniyle Hukuki Sorumluluk”, HÜHFD, C. 4, S. 1, 2014, s. 175-187.

GÜVEN, Kudret: Kişilik Hakkı ve Ötenazi, 2000.

HATEMİ, Hüseyin/GÖKYAYLA, K. Emre: Borçlar Hukuku Genel Bölüm, İstanbul, 2015.

IŞIK YILMAZ, Ş. Berfin: “Tıbbi Müdahalelerde Hekimin Aydınlat­ma Yükümlülüğü”, TBBD, S. 98, 2012, s. 389-411.

İLÇİN GÖNENÇ, Fulya: “Haksız Fiil Sorumluluğunun Tarihsel Gelişimi”, MÜHFHAD, C. 14, S. 4, Sempozyum Özel Sayısı, 2009,               s. 13-28.

İNCEOĞLU, M. Murat: “Yargıtay Kararları Işığında Sözleşmeye Aykırılıktan Doğan Manevi Tazminat Talepleri”, Batider, C. 24,              S. 4, 2008, s. 77-121.

JAYAKUMAR, Sri Widhya: “Liability of A Mother for Prenatal Negligence to Her Child: A Case Equal Work and Home”, 9-10 Jan, 2009.

(https://www.vpmthane.org/prince-article). Parenthood, National Conference on Gender Equity.

JULHANE, John G.: ABD Uygulamasında Tıbbi Müdahale Nedeniyle Bedensel Zararların Tazmini Esasları”, Yeni Gelişmeler Işığında Bedensel Zararların Tazmini Uluslararası Kongre, C. 1, (Eds. Sema GÜLEÇ UÇAKHAN/Necdet BASA), Ankara, 2016, s. 575-587.

KANETİ, Selim: Haksız Fiilde Hukuka Aykırılık Unsuru, İstanbul, 2007.

KARAHASAN, Mustafa Reşit: Tazminat Hukuku-Manevi Tazminat, İstanbul, 2001.

KAYA, Mine: “Telekominikasyon Alanında Kişilik Haklarının Korunması”, ABD, S. 4, 2010, s. 279-335.

KAYIKET, Hasan: “Beden Tamlığının Bozulmasından Doğan Zarar Talebinde Zamanaşımı”, ABD, S. 1, 1990, s. 68-71.

KESKİN, A. Dilşad: Objektif Manevi Zarar Teorisi Açısından Manevi Tazminat, Ankara, 2016 (Manevi Tazminat).

KESKİN, A. Dilşad: “Doğum Öncesi Gerçekleşen Zarar Verici Fiil Sebebiyle Tazminat Ceninin Tazminat Talebi”, GÜHFD, C. XVII, S. 1-2, 2013, s. 743-774 (Ceninin Tazminat Talebi). 

KICALIOĞLU, Mustafa: Haksız Fiillerden Doğan Tazminat Davaları, Ankara, 2015.

KILIÇOĞLU, Ahmet: “Manevi Tazminatın Mirasçılara İntikali Sorunu”, Batider, C. XIV, S. 4, 1988, s. 39-44.

KILIÇOĞLU, Ahmet: “Medeni Kanunda Manevi Tazminatta Ağır Kusur Konusunda Yapılan Değişiklik”, Prof. Dr. Haluk TANDOĞAN’ın Hatırasına Armağan, Ankara, 1990, s. 103-110 (KILIÇOĞLU Ahmet, Kusur).

KILIÇOĞLU, Ahmet: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Ankara, 2017 (KILIÇOĞLU Ahmet, Genel Hükümler).

KILIÇOĞLU, Ahmet: Medeni Hukuk Temel Bilgiler, Ankara, 2004 (KILIÇOĞLU Ahmet, Medeni Hukuk).

KILIÇOĞLU, Ahmet: Miras Hukuku Ders Notları, Ankara, 2005 (KILIÇOĞLU Ahmet, Miras Hukuku).

KILIÇOĞLU, Ahmet: “Tüzel Kişi Manevi Tazminat İsteyebilir mi”, DÜHFD, S. 1, 1983, s. 287-294 (KILIÇOĞLU Ahmet, Tüzel Kişi).

KILIÇOĞLU, Kumru: Yansıma Yoluyla Zarar, Ankara, 2012 (KILIÇOĞLU Kumru, Yansıma Zarar).

KILIÇOĞLU, Kumru: “Kişilik Hakkının İhlalinde Manevi Tazminat”, THD, S. 115, Mart 2016, s. 39-55 (KILIÇOĞLU YILMAZ Kumru, Manevi Tazminat). 

KILIÇOĞLU, Mustafa: “Cismani Zarar ve Ölüm Hallerinde Manevi Zarar ve Manevi Tazminat”, Kamu İş, C. 7, S. 3, 2004, s. 1-30 (Cismani Zarar).

KILIÇOĞLU, Mustafa: Tazminat Hukuku, İstanbul, 2010 (KILIÇOĞLU Mustafa, Tazminat Hukuku).

KILIÇOĞLU, Mustafa: “Haksız Fiillerde İlliyet Bağı”, YD, C. 30, S. 1-2, Ocak-Nisan 2004, s. 27-44 (KILIÇOĞLU Mustafa, İlliyet Bağı).

KIRCA, Çiğdem: “Manevi Tazminatın Fonksiyonu ve Niteliği”,   YD, C. 25, S. 3, 1999, s. 242-265. 

KOCAYUSUFPAŞAOĞLU, Necip: “Kişilik Haklarını Koruyan Manevi Tazminat Davasına İlişkin Getirilen Değişikliklerin Değerlendirilmesi”, Sorumluluk Hukukunda Yeni Gelişmeler Sempozyumu I, Ankara 21-22 Ekim 1977, İstanbul 1980, s. 141-180. 

KOÇYİĞİT, Pınar: “Türk Hukukunda Yansıma Zarar ve Yansıma Zararın Tazmin Edilebilirliği”, Sorumluluk Hukuku Seminerler (Ed. Başak BAYSAL), İstanbul 2016, s. 253-286.

KÖYSÜREN GENÇ, Sultan: “Manevi Tazminat Davalarının Genel Esasları ile İş Kazası veya Meslek Hastalığı Hallerinde Uygulama Şekli”, THD, S. 91, 2014, s. 71-81.

LAHE, Janno: “Compensation of Non-Pecuniary Damage to Persons Close to the Deceased or to the Aggrieded Person”, 2016.

(https://www.sciencedrect.com/science/article.

LANDOLT, Hardy: Art. 45-49 OR, Kommentar zum Schweizerischen Zivilrecht (Zürcher Kommentar), Zürich 2007 (Zürcher Kommentar).

LANDOLT, Hardy: “Ersatzpflicht für schockschäden”, Sonderdruck aus Innovatives Recht Festschrift für Ivo Schwander, Zürich 2011 (Schockschaden).

MARKISINIS, Basil/COESTER, Michael/ALPA, Guido/ ULLSTEIN, Agustus: Compensation for Personal Injury in England, German and Italian Law, A Comparative Outline, Cambridge Press, Cambridge, New York, Melbourne, Madrid, Cape Tawn, Singapore, Sao Paulo, 2005.

NARTER, Sami: Destekten Yoksun Kalma Tazminatı ve Davaları, Ankara, 2014 (Destekten Yoksun Kalma).

NARTER, Sami: “Haksız Fiillerde Zamanaşımı ve Bedensel Zararlarda Zamanaşımının Başlangıcı Sorunu”, THD, S. 109, 2015,                  s. 21-35 (Zamanaşımı).

NOMER, Haluk Nami: “Manevi Tazminat Alacağında Kısmi Dava Mümkün müdür?”, İÜHFM, C. 58, S. 1-2, 2000, s. 221-229.

 

 

OĞUZMAN, Kemal: “İsviçre ve Türkiye Medeni Kanunu ve Borçlar Kanunu’nda Şahsiyetin Hukuka Aykırı Tecavüzlere Karşı Korunması ve Özellikle Manevi Tazminat Davası Bakımından Yapılan Değişiklikler”, Prof. Dr. Haluk TANDOĞAN’ın Hatırasına Armağan, 1990, s. 7-54.

OĞUZMAN, M. Kemal/SELİÇİ, Özer/OKTAY-ÖZDEMİR, Saibe: Kişiler Hukuku, İstanbul, 2013.

OĞUZMAN, M. Kemal/ÖZ, Turgut: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, İstanbul, 2017.

OĞUZMAN, M. Kemal/ÖZ, M. Turgut: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, İstanbul, 2012.

OĞUZMAN, M. Kemal/ÖZ, M. Turgut: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, İstanbul, 2005 (2005).

ORHUNÖZ, Ergun: Ölüm ve Cismani Zararlarda Manevi Tazminat, Ankara, 1999.

ÖZEL, Çağlar: “Yansıma Zarar ve Giderimine İlişkin Bazı Düşünceler”, AÜHFD, C. 50, S. 4, 2001, s. 81-106.

ÖZSUNAY, Ergun: “Çeşitli Hukuk Çevrelerinde Manevi Zarar Kavramı ve Manevi Zararın Giderimine İlişkin Çözümler”, Prof. Dr. Selahattin Sulhi TEKİNAY’ın Hatırasına Armağan, İstanbul, 1999, 482 vd.

ÖZTAN, Bilge: Aile Hukuku, Ankara, 2015.

PEKCANITEZ, Hakan: Manevi Tazminat Alacakları Belirsiz Alacak Davası Olarak Açılabilir mi, LMUİİHD, S. 30, 2015, s. 21-42 (Manevi Tazminat).

PEKCANITEZ, Hakan: “Belirsiz Alacak Davası”, DEÜHFD Özel Sayı, Prof. Dr. Bilge UMAR’a Armağan, C. 1, 2009, s. 509-552 (Belirsiz Alacak Davası).

PETITPIERRE, Gilles: “Maddi Zarar-Manevi Zarar Ayrımında Yeni Sınırlar”, (Çev. K. Ali SONAT), LHD, S. 129, 2013, s. 131-136.

REİSOĞLU, Safa: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, İstanbul, 2013.

ROHE, Mathias: “Alman Hukukunda Şahıs Yaralanmalarına Karşı Yasal Sorumluluk”, Yeni Gelişmeler Işığında Bedensel Zararların Tazmini Uluslararası Kongre, C. 1, (Eds. Sema GÜLEÇ UÇAKHAN/Necdet BASA), Ankara, 2016, s. 129 vd.

SAYMEN, Ferit Hakkı: “Kimler Manevi Tazminat Talep Edebilir”, İÜHFM, C. 6, S. 1, 1940, s. 126-145 (Manevi Tazminat).

SAYMEN, Ferit Hakkı: Manevi Zarar ve Tazmini Sureti, İstanbul, 1940 (Manevi Zarar).

SEROZAN, Rona: “Kişiye Sıkı Biçimde Bağlı Sayılan Manevi Hakların Mirasçıya Geçebilirliği”, Prof. Dr. Özer SELİÇİ’ye Armağan, 2006, s. 559-563 (Mirasçıya Geçebilirlik).

SEROZAN, Rona: “Manevi Tazminat İsteminin Mirasçılara İntikali”, Prof. Dr. İlhan E. POSTACIOĞLU’na Armağan, 1990, s. 279-289 (Mirasçılara İntikal).

SEROZAN, Rona: “Kişilik Hakkının Korunması ile İlgili Bazı Düşünceler”, İÜMHAD, S. 14, 1977, s. 93-112 (Kişilik Hakkının Korunması).

SEROZAN, Rona: “Manevi Tazminat İstemine Değişik Bir Yaklaşım”, Prof. Dr. Haluk TANDOĞAN’ın Hatırasına Armağan, Ankara, 1990, s. 67-101 (Değişik Bir Yaklaşım). 

SEROZAN, Rona: “Doğum Öncesi (Prenatal) ve Ölüm Sonrası (Post Mortal) Kişiliğin Korunması”, Prof. Dr. Tuğrul ANSAY’a Armağan, Ankara, 2006, s. 313-324. 

STIEGLER, Anita Maria: Schmerzengeld für Schock- und Trauerschäden, Wein-Köln-Weimar, 2009.

ŞAHİN, Ayşenur: “Vücut Bütünlüğünün İhlalinden Doğan Zarar ve Tazmini”, GÜHFD, C. XV, S. 2, 2011, 123-165.

ŞENOCAK, Zarife: Ağır Bedensel Zarar ve Ölüm Halinde Yakınların Manevi Tazminat Talebi”, Yeni Gelişmeler Işığında Bedensel Zararların Tazmini Uluslararası Kongre, C. 1, (Eds. Sema GÜLEÇ UÇAKHAN/Necdet BASA), Ankara, 2016, s. 599-606.

ŞİMŞEK, Alparslan: “Spor Müsabakalarında Meydana Gelen Bedensel Zararlarda Sporcunun Dikkate ve Özen Yükümlülüğü”, TBBD, S. 121, 2015, s. 381-402.

ŞİŞMAN, Hasan: “Yeni Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda Gider Avansı, Belirsiz Alacak Davası ve Kısmi Dava”, İBD, C. 86, S. 3, 2012, s. 201-209.

TAHİROĞLU, Bülent: Roma Borçlar Hukuku, İstanbul, 2013.

TANDOĞAN, Haluk: Türk Mesuliyet Hukuku (Akit Dışı ve Akti Mesuliyet), İstanbul, 2010 (Mesuliyet Hukuku).

TANDOĞAN, Haluk: “Hukuka Aykırılık Bağı”, Batider, 1979, s. 1-21 (Hukuka Aykırılık Bağı).

TANDOĞAN, Haluk: “Şahsiyetin Akit Dışı İhlallere Karşı Korunmasının İşleyiş Tarzı ve Basın Yoluyla Olan İhlallere Karşı Özel Hayatın Korunması”, AÜHFD, C. XX, S. 1-4, 1963, s. 1-36.

TANRIVER, Süha: “Bedensel Bütünlüğün İhlalinden Kaynaklanan Zararların Tazmini Bağlamında Belirsiz Alacak Davası”, Yeni Gelişmeler Işığında Bedensel Zararların Tazmini Uluslararası Kongre, C. 1, (Eds. Sema GÜLEÇ UÇAKHAN/Necdet BASA), 2016,               s. 153-173.

TAŞATAN, Caner: “Manevi Tazminat İsteminin Devrine Getirilen Yasal Sınırlamanın Yerindeliği”, Sorumluluk Hukuku Seminerler (Ed. Başak BAYSAL), İstanbul, 2016, s. 471-486.

TEKİNAY, Selahattin Sulhi/AKMAN, Sermet/BURCUOĞLU, Haluk/ALTOP, Atilla: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, İstanbul, 1985.

TINAZ, Pınar: “İşyerinde Psikolojik Taciz (Mobbing)”, ÇTD, S. 4, 2006, s. 13-28.

TOPUZ, Murat: İsviçre ve Türk Borçlar Hukuku ile Karşılaştırmalı Roma Borçlar Hukukunda Maddi Zarar ve Bu Zararın Belirlenmesi, İstanbul, 2011.

ÜNAL, Mehmet: “Manevi Tazminat ve Bu Tazminat Çeşidinde Kusurun Rolü”, AÜHFD, C. 35, S. 1-4, 1978, s. 397-437.

ÜNLÜTEPE, Mustafa: “Yargıtay Kararları Doğrultusunda Hukuka Aykırı Fiil Nedeniyle Üçüncü Kişinin Manevi Tazminat Talebi”, Prof. Dr. Mustafa DURAL’a Armağan, İstanbul, 2013, s. 1229-1290. 

ÜSTÜNDAĞ, Saim: Medeni Yargılama Hukuku, İstanbul, 2000.

WIDMER, Pierre/WESSNER, Pierre: Vorentwurf eines Bundesgesetzes: Revision und Vereinheitlichung des Haftplichtrechts.

(https://www.bj.admin./ch.gesetzgebung)

VATANOĞLU, Elif: “İşyerinde Duygusal Taciz Mobbing ile İlgili Araştırma Perspektifleri”, CHD, S. 11, Aralık 2009, s. 85-99.

VON TUHR, Andreas: Borçlar Hukukunun Umumi Kısmı, C. 1-2, (Çev. Cevat EDEGE), Ankara, 1983.

YALTI, Başar: “Manevi Tazminat Davalarında Yargıtay’ın Geliştirdiği Kriterlerin Değerlendirilmesi”, Prof. Dr. İsmet SUNGURBEY’e Armağan, Borçlar Hukuku Genel Hükümleri Konferansları II, Haksız Fiilden Doğan Borç İlişkileri, 2012, s. 85-89.

YAŞAR, Halis: Destekten Yoksun Kalma Tazminatı, Ankara, 2016.

YAVUZ, Cevdet: “Türk Borçlar Kanunu Tasarısına Göre Kusursuz Sorumluluk Halleri ve İlkeleri”, MÜHFHAD, C. 14, S. 4, 2008,              s. 29-61 (YAVUZ Cevdet).

YAVUZ, Nihat: 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu Getirdiği Değişiklikler ve Yenilikler (Genel Hükümler-Özel Hükümler), Ankara, 2011 (YAVUZ Nihat).

YENİOCAK, Umut: 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun Getirdiği Değişiklikler ve Yenilikler, İstanbul, 2011.

YILDIRIM, Abdulkerim: Türk Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Ankara, 2014.

YILDIRIM, M. Fadıl/BAŞPINAR, Veysel: Doktrin ve Uygulama Açısından Türk-İsviçre Hukukunda Doğrudan Doğruya ve Dolaylı Zarar Ayrımı”, Prof. Dr. Bilge ÖZTAN’a Armağan, Ankara, 2008, s. 1093-1125.

YURTMAN, Hazalcan: “Fransız Hukukunda Yansıma Zararların Tazmini”, Sorumluluk Hukuku Seminerler (Ed. Başak BAYSAL), İstanbul, 2016, s. 487-522.

ZEVKLİLER, Aydın/ERTAŞ, Şeref/HAVUTÇU, Ayşe/GÜRPINAR, Damla: Medeni Hukuk, Ankara, 2013.

Çevrimiçi Kaynaklar

Yargıtay kararları – www.kazancı.com

SPINKS, Jackie: “The Right to Bereavement Damages” – www.huffingtonpost.com

“The Law on Damages” Consultation Papers – www.webarchives.     nationalarchives.gov 

Yorum Yap

Lütfen yorum yazmak için oturum açın ya da kayıt olun.